TRAFİK KAZASI NETİCESİNDE ÖLÜM NEDENİYLE TAZMİNAT İSTEMİ

UZUN SÜRELİ KİRALAMALARDA İŞLETEN SIFATI - TRAFİK KAZASI NETİCESİNDE ÖLÜM NEDENİYLE TAZMİNAT İSTEMİ  - HUSUMET

Özet: Davalı sürücünün idaresindeki sulama tankeri, trafikte ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı olup, iki ayrı sözleşme ile uzun süreli ... A.Ş.'ne şoförsüz olarak kiralanmış ve ... A.Ş. bünyesinde görevli sürücü ... idaresinde iken kaza meydana gelmiştir. Bu halde, aracın işleteni uzun süreli araç kiralama sözleşmeleri gereğince davalı ...'ndan ayrı ve bağımsız tüzel kişiliği olan ... A.Ş. olduğuna göre, diğer davalılar ... Büyükşehir Belediyesi ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti.'nin işleten sıfatları olmadığından zarardan sorumlulukları bulunmamaktadır. Bu durumda, işleten sıfatı bulunmayan davalılar belediye ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, tazminattan sorumluluklarına karar verilmesi doğru görülmemiştir. T.C. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2016/5965 K: 2019/1560 K.T.: 18.02.2019 Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

 -K A R A RDavacı vekili, asıl ve birleşen davada 12.06.2013 tarihinde, davalıların işleten, sürücü ve maliki bulundukları sulama tankeri ile davacıların eş/baba/oğul/kardeşi ... idaresindeki aracın çarpışması sonucu ...'nın vefat ettiğini belirterek, davacı eş ... ve kızı ... için 30.0000,00'er TL, anne ... için 20.000,00 TL, kardeş ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulü ile davacı... için 20.000,00 TL, ... için 20.000,00 TL, ... için 7.000,00 TL ve ... için 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 12.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi heyet raporunda belirtilen kusur oranının ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalılar ... ve .... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. 2- Davalılar ... ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. vekillerinin temyiz itirazları yönünden; 2918 sayılı KTK'nun 3.maddesinde işletenin tarifi yapılmış olup buna göre işleten; "araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, davalı sürücünün idaresindeki sulama tankeri, trafikte ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı olup, iki ayrı sözleşme ile uzun süreli ... AŞ.ne şoförsüz olarak kiralanmış ve ... AŞ bünyesinde görevli sürücü ... idaresinde iken kaza meydana gelmiştir. Bu halde, aracın işleteni uzun süreli araç kiralama sözleşmeleri gereğince davalı ...'ndan ayrı ve bağımsız tüzel kişiliği olan ... AŞ olduğuna göre, diğer davalılar ... Büyükşehir Belediyesi ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti.'nin işleten sıfatları olmadığından zarardan sorumlulukları bulunmamaktadır. Bu durumda, işleten sıfatı bulunmayan davalılar belediye ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, tazminattan sorumluluklarına karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ve .... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.117,22 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ....'den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ... Turizm Nak. Servis İşlt. İnşaat Elekt. San. Tic. Ltd. Şti.'ne geri verilmesine, 18/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi. 
(BU KARAR EMSAL.CO SİTESİNDEN ALINMIŞTIR.)

Ziynet Eşyası Alacağı Davasında Zamanaşımı


DÜĞÜNDE TAKLILAN ZİYNET EŞYASINDAN KAYNAKLANAN ALACAK DAVASINDA ZAMANAŞIMI

Eşler arasında boşanma sürecine girildikten sonra ortaya çıkan problemlerden birisi de düğünde takılan ziynet eşyalarının durumudur.

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, eşler arasındaki boşanma davası sonuçlanıp boşanma kararı kesinleşmeden, ziynet eşyaları davasında bir karar verilemez. Ziynet eşyalarından kaynaklanan alacak davası, boşanma davası ile birlikte açılabileceği gibi, boşanma davasından bağımsız olarak ayrı bir dava olarak da açılabilir.

Ziynet eşyalarından kaynaklanan alacak davası ne zamana kadar açılmalıdır?

Düğünde takılan altınlardan kaynaklanan ziynet eşyası alacağı davasını iki şekilde inceleyerek zamanaşımı durumunu değerlendirmek gerekir.

1- Eğer ziynet eşyalarının aynen iadesi isteniyorsa, bu durumda bu alacak davası her hangi bir zamanaşımı süresine tabi değildir. Boşanma kararının kesinleşmesinden sonra her zaman açılabilir.

2- Eğer ziynet eşyalarının aynen iadesi mümkün değilse bu durumda ziynet eşyalarının bedelinin ödenmesi talep edilecektir. Bu durumda Borçlar Kanunundaki genel zamanaşımı süresi olan 10 yıllık zamanaşımı gündeme gelecektir. Yani bu durumda boşanma kararının kesinleşmesinden sonra bu dava 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmalıdır.

Zamanaşımı süresi ne zaman başlar ?

Yukarıda da belirtilmiş olduğumuz gibi, bu 10 yıllık zamanaşımı süresi, boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren işlemeye başlar.