Yargılamanın Uzun Sürmesi Nedeni İle Tazminat Hakkı




Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi İkinci Bölüm
Başvuru Numarası: 2014/9116
Karar Tarihi: 13.04.2017
MAHKEMESİ: Kadastro Mahkemesi
TALEP: Makul Sürede Yargılanma Hakkının İhlali
ÖZET: Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 25 yıllık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvuruculara, ayrı ayrı net 15.600 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
KARAR: Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır.Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 25 yıllık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir. Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları karşılığında başvuruculara, şikâyet konusu davadaki taraf sayısı da dikkate alındığında ayrı ayrı net 15.600 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir. Açıklanan gerekçelerle; makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna,Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine,başvuruculara ayrı ayrı net 15.600 TL manevi tazminat ödenmesine,1.800 TL vekâlet ücretinin ise başvuruculara müştereken ödenmesine,ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına,Kararın bir örneğinin Yerel Mahkemeye gönderilmesine,kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine 13/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.