Çağrı üzerine çalışma 4857 sayılı Kanun’un 14. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre çağrı üzerine çalışma; Yazılı sözleşme ile işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş sözleşmesidir. Şeklinde tanımlanmıştır.
Çağrı üzerine çalışma sözleşmesinin
akdedildiği durumlarda, işçinin hafta/ay/yıl bazında ne kadar süre ile
çalıştırılacağı sözleşmenin taraflarında belirlenir. Hafta, ay veya yıl gibi
bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar
belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi kanun gereği yirmi (20) saat
kararlaştırılmış sayılır. İşçinin sözleşme ile kararlaştırılan sürelerde çalıştırılmaması
halinde kanun işçiyi koruyan bir düzenleme getirmiş ve Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen
sürede işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanacağı düzenleme
altına alınmıştır.
Bu tür sözleşmelerde içinin çalışacağı zamanın ne şekilde
belirleneceği de düzenleme altına alınmıştır. Buna göre, İşçiden iş görme
borcunu yerine getirmesini çağrı yoluyla talep hakkına sahip olan işveren, bu
çağrıyı, aksi kararlaştırılmadıkça, işçinin çalışacağı zamandan en az dört gün
önce yapmak zorundadır. Taraflar arasında akdedilen sözleşme ile burada
belirlenen 4 günlük süre artırılabilmektedir. Süreye uygun çağrı üzerine işçi
iş görme edimini yerine getirmekle yükümlüdür. Sözleşmede günlük çalışma süresi
kararlaştırılmamış ise, işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst
üste çalıştırmak zorundadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz başarılı bir şekilde yöneticilerimize iletilmiştir. Denetimden geçtikten sonra en kısa sürede ilgili yazımızın altında görüntüleyebilirsiniz.